Her kadın güzeldir, ancak her kadın kendinde kusur bulur, değiştirmek, iyileştirmek istediği bir yer mutlaka bulur.

“Danışanlarımın önce ihtiyaçlarını dinler, birebir görüşmeler yapar, yaşam tarzı, konumunu göz önünde bulundurur benden ve doktorlarımdan istediği eğer ona uymayacak uygulamalar var ise artı eksileri ile anlatır, kendisi için en uygun olacak bakım ve işlemlere ikna etmeye çalışır, buna göre de bir protokol hazırlarız” Ancak bazı danışanlarımız kliniklerimden içeri girdikleri anda sihirli değneğin kendilerine değeceğini ve çok kısa sürede değişimin gerçekleşeceğine inanmak istiyorlar. Oysa sonuca varana kadar, seanslara zamanında gelmek, aksatmamak ve bunlara ilaveten evde uygulamaları için kendilerine önerilen bakımlara uymazları gerektiğini her fırsatta hatırlatırız.

Ve kliniklerimizde doktorlarım ve ekibimle amacımız asla 30 yaşında bir kadına ihtiyaç duyduğundan fazla müdahalede bulunmak ya da 50 yaşında bir kadını 30 yaşındaymış gibi göstermeye çalışmak değil. Her kadın yaşında güzel, biz de bunu gerekli uygulama ve bakımlarla destekleyerek güzelliğini uzun süre muhafaza edebilmesi için çalışıyoruz.

Bu yazımda otuzlu, kırklı ve ellili yaş guruplarındaki kadınlara genel olarak cilt yenileme, tazeleme ve canlandırmada uygulanan protokolleri yazdım. Ancak yine de belirmek isterim ki her kadının cildi özeldir, tektir; yapısı farklıdır, kulaktan dolma bilgilerle değil, bir uzman tarafından hazırlanacak size en uygun protokolle cildinize müdahalede bulundurun.

Bununla birlikte danışanlarıma yeterince su içmelerini, yeme içme alışkanlıklarına, mümkün mertebede uyku düzenlerine de dikkat etmelerini öneririm.

Keyifli okumalar dilerim.

30’lu yaşlar…

Otuzlu yaşlarda genelde cilt hala gerginliğini, sıkılığını korumaya devam eder. Ancak bir yandan da kolajen seviyesinde azalmalar da başlar ve ne yazık ki kolajen seviyesi her yıl %1 azalır. Bunun üzerine çevresel faktörler, serbest radikaller, genetik miras ve kişinin yaşantısı eklendiğinde her kadına yapılması gereken bakım, uygulamalar çeşitlenir. Otuzlu yaşlarda özellikle göz çevresinde ve kaş arasında, alında ince çizgiler, ciltte mevsimsel kurumalar, lekeler ve daha henüz derinleşmemiş akne lekeleri bu dönemin en çok görülen cilt sorunlarıdır.

İnce çizgiler için botoks, cilt kuruluğu için vitamin enjeksiyonları, nem aşıları, mezoterapi, dermapen ile lazerle leke ve akne izi iyileştirmesi bu yaş grubunda en çok yapılan uygulamalar. Bunun yanı sıra isteğe bağlı dolgu ile dudak şekillendirme ve dudaklara volüme kazandırma bu yaş grubunda oldukça sık yaptığımız bir işlem. Bu yaş grubu için Hydrafacial, Salt Facial gibi yeni jenerasyon bakımlarla cildi desteklemek, ci lt temizliğini sağlamak ve bunu evde de devam ettirmek önemlidir.  Ve yine otuzlu yaşların sonunda V lift olarak nitelendirdiğimiz, kombin olarak masseter kasa yapılan botoks, çene ucu ve elmacık kemiklerine yapılan hyaluronik asit bazlı dolgu uygulamalarıyla köşeli bir görünüm almaya başlayan yüz ovalini tekrar oluşturabiliyoruz.

40’lı yaşlar…

Kırklı yaşlarda cilt yerçekiminden daha fazla etkilenmeye başlar. Cilt elastikiyetini kaybetmeye devam eder, bu da yüz ovalinde sarkmalar, elmacık kemikleri üzerinde ve dudaklarda hacim kaybı başlar. İnce çizgilerin derinliği artar ve kırışıklığa dönmeye başlar. Özellikle Türk kadınları göz çevresinden yaşlanmaya başladığı için göz altında koyu renk halkalar, çukurluklar yorgun bir görüntüye neden olabilir.  Botoks tek başına cildi desteklemeye yetmeyebilir, amaca yönelik özel olarak geliştirilen hyaluronik asit bazlı dolgular, cildi desteklemekte, şekillendirmekte fayda sağlayacaktır. Radyofrekans ve fokus ultrason ile çalışan cihazlarla kolajen üretiminin artması, cildin sıkılaşıp, elastikiyetinin artması için destek alınabilir. Yine vitamin enjeksiyonları, nem aşılarıyla da bu yaş aralığında da cilt derinden nemlendirilmeye devam edilir. Yüz bölgesinin yanı sıra dekolte ve boyun bölgelerinin de desteğe ihtiyacı başlar. Yine aynı bakımlar ve uygulamalar bu bölgelere de uygulanır. Bazı danışanlarımıza bunlara ilave olarak ip uygulamaları da yapabilmekteyiz.  Gençlik aşısı olarak bilinen Somon DNA’sı da bu yaş grubunda cildi destekler, ciltte gençlik ve canlandırma etkisi yaratır. Ve yine cilt bakımları da düzenli olarak bu yaş gurubunda gerekli serumlarla desteklenerek danışanlarımıza uygulanır. V lift uygulamaları bu yaş döneminde de gerekli görülen kişilere uygulanır. Hydrafacial ve Salt Facial gibi bakımlarla da cildin canlı, tazelenmiş görünmesi için cildi destekliyoruz.

50’li yaşlar

Kırklı yaşlarda cildi ve görünümü muhafaza etmek için yapılan müdahalelere ellili yaşlarda  devam etmek gerekir. Menopoz döneminde hormonlar etkisini gösterir ve cilt canlılığını hızla kaybetmeye başlar. Bu da ciltteki kırışıklıkların artmasına, derinleşmesine, daha mat ve soluk bir renk almasına neden olur. Yine yerçekimi ve hacim kaybıyla birlikte sarkmalar iyice rahatsız eder hale gelir, lekeler de artma görülür. Yüz, boyun, dekolte ve gıdı bölgesindeki sarkmalar için ip askı yöntemi, radyofrekans ve focus ultrason cihazlı uygulamalar, hacim kayıpları için hyaluronik asit uygulamaları tercih edilmektedir. Yine botoks derinleşen kırışıklıkların iyileştirilmesinde kullanılır. Dudak etrafındaki barkod çizgileri derinleşir, dudak hacmini iyice kaybeder; Hyaluronik asit bazlı dolgularla dudaklara istenen görünüm kazandırılır. Yine bu dönemde de cilt bakımını ihmal etmeyerek hydrafacial ve salt facial gibi kombin bakım ve terapilerle de cildi tazeleyip, canlandırıp, yenilemeye devam ediyoruz.